İçişleri Bakanı Efkan Ala Erzurum'da...

İçişleri Bakanı Efkan Ala, mülki idare amirleri ve belediye başkanlarına yönelik seminerde etik yerine ahlak kurallarının kullanılmasını önerdi.

İçişleri Bakanı Efkan Ala, bazen mevzuatta yer almasa da en doğru kuralın, insanlığın kadim gereği olarak ahlak kuralları olduğunu belirtti. Ala, “Yapılan bir olumsuzluğun mevzuatta yaptırım gücü yoksa düzen ahlak kurallarıyla sağlanır” dedi.
Palandöken Dağında bulunan Polat Renaissence Otelinde düzenlenen Mülkiye İdare Amirleri ve İlçe Belediye Başkanları Etik Liderlik Semineri İçişleri Bakanı Efkan Ala’nın da katılımıyla gerçekleşti. Programa çok sayıda kamu idarecisi katılırken, etik ve liderlik konuları masaya yatırıldı.
İçişleri Bakanı Efkan Ala, yaptığı konuşmada vicdani ahlak kurallarına vurgu yaptı. Bakan Ala, “Topluma hizmet sunmakla görevli olduğumuz zaman vatandaşların arzularını, isteklerini değerlendirmeliyiz. Kamu görevlisi bir suç işlemişse ona da mevzuatta bir ceza öngörülmüyorsa ama toplumda vicdani bir olumsuzluk yapıyorsa ne olacak? Düzen nasıl sağlanacak? “Yapılan bir olumsuzluğun mevzuatta yaptırım gücü yoksa düzen ahlak kurallarıyla sağlanır” diye konuştu.

TARİHİ KURTARMA SAVAŞI

İçişleri Bakanı Efkan Ala, şehirlerin insanlara emanet olduğunu onları en iyi şekilde korumanın da insanlara düştüğünü bildirdi. Sokak, cadde ve binaların yapılabileceğini ancak şehirlerin sonradan inşa edilemeyeceğini anlatan Bakan Efkan Ala, "2000 yıllık bir şehri inşa etmek için o kadar zaman gerekir. Allah muhafaza Ulu Camide bir taşa bir şey olsa, o taşı şimdiki usta yerine koyacaktır. 1000 yıl önceki taşın şakırtılarını orada duyabilir, o ustanın dokunuşlarını hissedebilir miyim tekrar? Sadece şimdiki ustanın çabasını orada görebilirim. Tüm insanlığa ait olan tarihi, herşeyimizi ortaya koyarak korumak zorundayız. Tarih çok savaşlar gördü. Büyük bir memnuniyetle görüyoruz ki bir savaş daha başlamıştır. O da tarihi kurtarma savaşıdır" diye konuştu.

ETİK YERİNE AHLAK KURALLARI KULLANILMALI

Çevre illerden vali, kaymakam ve belediye başkanlarının da hazır bulunduğu toplantıda Bakan Efkan Ala kamu görevlilerinin kanun, mevzuat ve kuralların çizdiği sınırlar içinde hareket ettiğini anımsattı. Kamu bürokrasisinin, mevzuatın açıklarını bulmakta mahir olduğuna işaret eden Efkan Ala, insanlığın kadim geleneğinin sarsılmaz ahlak kuralları oluşturarak düzeni sağladığını bildirdi. 'Etik' yerine daha derin ve kapsamlı olan 'ahlak kuralları'nın kullanılması gerektiğine dikkati çeken Efkan Ala, şunları söyledi:

"TOPLUMDA YÜKSELMİŞSENİZ, AYIPLARINIZ DAHA FAZLA GÖZÜKÜR"

"Eğer bir toplumun önüne geçmişseniz ya da o toplum size 'buyurun' demişse, dikkat ediniz yükseldikçe veya öne geçtikte ayıplarınız daha fazla gözükür. ve ruhunuzu, vicdanınızı örtecek olan maddi kurallardan çok ahlak kurallarıdır. Ahlak ruhun elbisesidir. Kamu görevi yapanlar bir yerden ayrılınca onun ahlaka dair hikayeleri anlatılır. Toplum en çok ona dikkat eder. Onun yaptırımı ayıplamadır. Olumlu yaptırımı da övmedir. Bizim milletimiz kadirşinastır. Böyle bir toplum içinde necip milletimize hizmet ediyor olmak önemli bir ayrılacalıktır. Onun arzu ettiği ahlak kurallarına göre davranmak önemli bir adamlık meselesidir. Toplumun ayıplamasına yönelik bir hata yapılmışsa orada bulunmak, işi yürütmek zor hale gelir. Hem kendiniz işi yürüterek hem de sizinle beraber talimatlarınızla görev yapan memurların çalışanların etik kurallara uymalarını sağlamak sizin görevinizidir. Sizin bakacağınız iki temel kural var. Birincisi kanunlar, mevzuat. Yönetmelikler düzenlemeler. Bunlara müfettişler, sizi atayacak olanlar bakacak. Ama sizin de bizim de kesinlikle her bir kuralına dikkat edeceğimiz ahlak kuralları var. Binlerce yıllık geleneğin adıdır. Ahlak kuralları, ahlak, ruhumuzun, nefsimizin şiiridir. Nasıl ki bir şiirde hecedeki sapma ahengi bozarsa, ahlak söz konusu olursa, küçük bir sapma ilgiyi algıyı tarumar eder. Bu disiplin hukukuna benzemez. Müfettiş amir cezalandırmasına benzemez. Toplum o küçük hatayı bile artık telafi edilemez bir olumsuzluk olarak not etmiştir. Ondan kurtulmak, yerine getirirseniz bile çok zor olur. O iz hep kalır."