Başsavcı Adem Aydemir; "Tarafımız şüphesiz hak ve adaletten yana olmalıdır"
"Yüreği Adalet emaneti ile ürperen, Adalet uğruna mücadeleden geri durmayan vatan evlatlarına selam olsun. Bugün Adalet mücadelemizi özgürce vermemizin ve burada özgürce toplanmamızın dayanağı olan; Nene Hatuna, Kara Fatma'ya, Mevlüt Ağa'ya, Şükrü Paşa'ya, Alvarlı efeye, Kazım Karabekir'e, Mustafa Kemal Atatürk'e selam olsun, ruhları şad olsun" diyerek söze başlayan Erzurum Cumhuriyet Başsavcısı Adem Aydemir "Biz torunları için canını vatan ve mukattesatı uğruna feda eden aziz şehitlerimize, kahraman gazilerimize selam olsun, Ruhları şad olsun. Adalet; vechiz sözler ile tarif edilemeyecek kadar ağır ve bir o kadar kıymetli değerimiz. Yaşamın huzurunun dayanağı, mülkün temeli, halkın umudu, mazlumun duası, devletin namusudur Adalet. Yeryüzünün en ağır emaneti ki bu kutsal emanet tüm insanlığın ama öncelikle siz değerli meslektaşlarımızın omzundadır. Sizler ki; evladı, eşi, aileyi, sevdiklerinizi, sağlığınızı bir yana bırakarak; bu kutsal emaneti hakkıyla teslim etmek için insanüstü gayretler gösteriyorsunuz. Milletin feryadı evladınızın sesini bastırıyor, mazlumun diktiği göz sizi sıladan koparıyor, günlere sığmayan yargılama faaliyetleri sağlığınızı alıp götürüyor; biliyoruz, yaşıyoruz, dertleniyoruz. İşte tüm bu yükleri herkes gibi insan olan Hakimlerimiz, Savcılarımız ve Avukatlarımız taşıyor" şeklinde konuştu.
"Hayal edilen şey; kaf dağının ardında değildir"
Adaletin sadece hukukçulara bırakılacak ve onlar tarafından idame ettirilecek bir değer olmadığını vurgulayan Aydemir, "Bütün bir toplumu kuşatan ve millet olarak hepimizin çok dikkat etmesi gereken bir değerdir. En çokta yönetenlerin adil olması ve adalet çerçevesinde hükmetmesi o ülkeyi huzurlu ve mutlu ülkeler seviyesine ulaştıracaktır Hayal edilen şey; kaf dağının ardında değildir. Her türlü görüş, kişisel husumet, kin, nefret, ayrımcılık, ırk ve renk ayrımı olmadan sadece hakkın teslimi noktasında işin gereği ifa edildiğinde huzur kendiliğinden oluşacaktır. Bunu yaparken, toplumun değerlerine saygılı, örf ve adetini bilip o kültür ile hemhal olan, yanlışı düzelterek, doğrunun her daim ayakta kalmasını sağlayan, anlayışlı, hoşgörülü, bilgili, sağlam bir şekilde ayakları üzerinde duran, donanımlı ve her daim kendini geliştiren topumun önderi mahiyetinde iyi hukukçular olmak zorundayız. Milletimizin derdi ile dertlenmeyen, hak mücadelesinin önünü açmayan ve onu kolaylaştırmayan bir bakış açısının yaşama şansı ve saygı görme ihtimali yoktur. Kendimizi en acımasız şekilde eleştirmekten geri durmayalım, elbette kötü niyetlerle mücadelemizden taviz veremeyiz ama her eleştirinin de yok etme iradesi taşıdığı ön yargısı ile hareket etmeyelim. Ecdadımızın şanlı tarihinden aldığımız ilham ile yeniden dünyaya adalet dağıtan bir millet olmak için en iyisi olmak ve görevini en iyi şekilde yapmak noktasında azimliyiz ve kararlıyız. Aziz Milletimizden; İsteğimiz, bize güvenmeleridir. Yanlış kararlar sadece bugün değil, geçmişte de verilmiştir. Ancak kanun yollarının uygulanmasının amacı tam olarak budur" dedi.
"Geciken adalet, vicdanları ağır derecede yaralar"
"Bir insan olan Hakim, Cumhuriyet Savcısı ve Avukatın, her insan gibi hata yapma olasılığı gözetilerek şikayet, itiraz, istinaf ve temyiz yolları ve hatta olağanüstü kanun yolları yasa koyucu tarafından yapılmıştır" diyen Erzurum Cumhuriyet Başsavcısı Adem Aydemir, sözlerine şöyle devam etti, "Yargı kendi mecrasında sorunu çözmek için uğraşacaktır. Bu demek değildir ki, yargı mensubu özgürce hareket edecek ve istediği kararı istediği tarihte vererek yargılamayı bitirecektir. Geciken adalet, vicdanları ağır derecede yaralar; bu nedenle mümkün olan en kısa zamanda davaların bitirilmesi esastır ve şayet kanun dışına çıkacak hareketlerin sergilenmesi durumunda da yargı mensupları için çok ağır yaptırımlar içeren soruşturmalar geçirilmektedir. Ancak biz hukukçulara düşün karşılıklı saygı ve Adalet ve milletine bağlılık çerçevesinde şikayete mahal vermeden en doğru kararı, en kısa zamanda vermeye çalışmak ve adaletsizlikleri ortadan kaldırmaya çalışmaktır. Yapıcı eleştirileri çok dikkatle takip ediyor ve her geçen gün daha hızlı ve doğru adalet hizmeti için yoğun bir mücadele veriyoruz. Milletimizin şüphesi olmasın. Kıymetli Genç Meslektaşlarım; Karar verirken cesur olun, çok çalışın, araştırın, sürekli bilginizi ve tecrübenizi artırın, yetiştiğiniz toprakların değerlerini unutmayın, omzunuzdaki büyük emanet olan Adalete sahip çıkarak ve makamlarınızın emanetliğini bilerek, doğru ve adil karara ulaşmak için tüm gayretini veren Adalet insanları olmak için çabalayınız. Yanlış karar vereceğim korkusuyla dosyaları bekletmeyiniz ama yanlış karar vermemek için büyük gayret gösteriniz ve iyice emin olduktan sonra karar veriniz. Bağımsızlığınıza ve tarafsızlığınıza tek bir leke düşürmeden güzel vatanımızdan dünyaya yayılan adaletin sembolü sizler olunuz"
"Dünyada adaletsizliklerin oluşturduğu felaketler canımızı yakıyor"
Adaletin sımsıkı ve her değerin üzerinde ayakta tutulmaması halinde; akıbet bütün bir milleti ve hatta dünyayı mahvedeceğini vurgulayan Aydemir, "Adaletin küçük veya büyük diye bir ayrımı olamayacağı gibi göz ardı edilecek bir zerresi dahi yoktur. Küçük küçük büyüyen adaletsizlikler, felaketin kapılarını ardına kadar açacaktır. Devamı güçlünün ve zalimin adaletini hakim kılacak, haklının feryadı, mazlumun ahı olarak arşa ulaşacaktır. Tarafımız şüphesiz hak ve Adaletten yana olmalıdır. Ancak hamaset dolu sözlerle adaletsizliğin düzelmediği de bir gerçektir. Bugün, Dünyaya baktığımızda, Adaletsizliklerin oluşturduğufelaketler canımızı yakmaya devam etmektedir. Tüm dünyanın gözü önünde Filistin'de yaşanan dram ve soykırım, Adaletsizliğin tarih sayfalarına yazılacak en acı hadiselerinden birisi olacaktır. Zalimin adaletinin sadece kötülük doğuracağı gün gibi ortadadır. Başta Filistin olmak üzere dünyanın neresinde olursa olsun yapılan haksızlıklara ve zulümlere ortak olmayacağımızı, siyonist rejim gibi Adaletsiz ve zalim yönetim ile bin türlü acılara sebebiyet verenlere hukuk çerçevesinde hesap sormak için mücadele edeceğimizi, Erzurum'dan Türk hukukçuları olarak tüm dünyaya ilan ediyoruz. Türkiye Cumhuriyeti Hakimleri, Savcıları ve Avukatları; korkusuzluğu ve dirayeti ile şüphesiz bu güce ve köklü geçmişe sahiptir. Bu duygu ve düşüncelerle yeni Adli yılımızın sağlıkla, huzurla, başarılarla, Adaletle donanarak, ülkemize ve tüm dünyaya hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum. "Kim için olursa olsun herkes için Adalet" düsturu ile mazlumun duasını ve Rahmetli Şehit Cumhuriyet Savcılarımız Mehmet Selim Kiraz, Hakan Kılıç ve Murat Uzun'un emanetini kutsal bilerek Adalet uğruna ömrünü, sağlığını, sevdiklerini feda eden her bir meslektaşıma şükranlarımı sunuyor" diye konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.