‘Dinler arası diyalog olmaz’

Kazakistan’ın başkenti Astana’da düzenlenen 4’üncü Semavi ve Evrensel Dinler Kongresi’nde Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, “Dinler arası diyalog olmaz, dinler birbirine dönüştürülemez" dedi

Dinler arası Diyalog, dünyayı Hıristiyanlaştırma ve İslam’ı yok etme projesinin çağdaş bir yöntemi. Bu yöntem 28 Ekim 1965’te Papa VI. Paul’un onayıyla ilan edilen, “Papalığın 3. bin yıl hedefi” olarak açıklanmıştı. Vatikan’dan 1991 yılında açıklanan Redemptoris Mission adlı genelgede “Dinler arası diyalog, kilisenin bütün insanları kiliseye döndürme amaçlı misyonunun bir parçasıdır... Bu misyon aslında Mesih’i ve İncil’i bilmeyenlere ve diğer dinlere mensup olanlara yöneliktir” denilmektedir. Papa 2. Jen Paul de 2000 yılında “Birinci bin yılda Avrupa Hıristiyanlaştırıldı. İkinci bin yılda Afrika ve Amerika Hıristiyanlaştırıldı. Üçüncü bin yılda Asya’yı Hıristiyanlaştıralım” teklifinde bulunmuştu. Vatikan tarafından ortaya atılan dinler arası diyalog konusunda İslam ülkelerinde sürekli toplantılar düzenleniyor. Bu toplantılardan birisi Kazakistan’ın başkenti Astana’da düzenlendi. 4’üncü Semavi ve Evrensel Dinler Kongresi adı altında düzenlenen dinler arası diyalog kongresine Kazakistan’ın devlet başkanı düzeyinde sahip çıkması Vatikan’ın misyonunun bu ülkede ne kadar ilerleme kaydettiğini ortaya koydu.

İslam ülkelerinde çok sayıda davetlinin katılımıyla gerçekleştirilen 4’ncü Semavi ve Geleneksel Dinler Kongresi’nin kapanış konuşmasını Kazakistan Cumhurbaşkanı Nazarbayev yaptı. Nazarbayev’in dinler arası diyalog konusundaki istekliliği gözlerden kaçmadı. “Dinler arası diyalog, dünyada hoşgörü ve barışa ulaşmak için tek şarttır” diyen Nazarbayev, bu diyalogun modern iletişim araçlarının da kullanılarak geliştirilmesi gerektiğini ifade etti. Nazarbayev, kongre katılımcılarını 2015’te gerçekleştirilecek 5’nci Semavi ve Geleneksel Dinler Kongresi için şimdiden Astana’ya davet etti.
Kazakistan misyonerlerin komuta merkezi konumunda

Nazarbayev, ülkesinde dinler arası diyalogculara büyük destekler sağlıyor. Nursultan Nazarbayev’in bu sınırsız desteklerinden dolayı Kazakistan, misyonerlerin Türk cumhuriyetlerine yönelik çalışmalarında konuta merkezi gibi iş görüyor. Misyonerler diğer Türk cumhuriyetlerinde tepki görürken Kazakistan’da korunup, kollanıyor. Türkiye başta olmak üzere İslam ülkelerinde dinler arası diyalogu yaymayı kendine görev olarak belirlemiş olan Amerika’yla çok yakın olan ve kamuoyunda F Tipi olarak da bilinen bir cemaatin Kazakistan’da milyarlarca dolarlık ticari girişimleri olduğu biliniyor. Diyanet İşleri Başkanı’ndan Türkiye’ye yakışan açıklama

4’üncü Semavi ve Evrensel Dinler Kongresi’ne Türkiye’yi temsilen katılan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, yüreklere su serpen bir açıklama yaptı. Kazakistan’ın farklı dini gruplar arasındaki diyalog çalışmasını da önemsediğini ancak bunun yanlış ifade edildiğini anlatan Görmez, ‘’Dinler arası diyalog olmaz, din adamları arasında diyalog olur. Yani iki farklı dinden din adamı oturup örneğin çevre ile ilgili, savaşlarla ilgili bir konuyu görüşebilir, bu diyalogdur. Ancak dinler arası diyalog olmaz. Dinler birbirine dönüştürülmez, din adamları dünya ile ilgili yaşanan sorunlarla ilgili sorunlarını tartışır’’ dedi.